2 Aralık 2017 Cumartesi

New Orleans'lı Aşık Veysel

1898 doğumlu amerikalı erken dönem blues şarkıcılarından. Ben de Bob Dylan diskografisini didiklerken tesadüfen keşfettim. Hayali bir karakter sandığım şarkının kahramanı meğerse gerçek biriymiş. Dylan bu şarkıyı üstad Willie'eithafen yazmış. (Dylan şarkısını aşağıda bulabilirsiniz.)

Gelelim Blind Willie Mctell'e... Ben bu afro amerikalı abiyi gerek yaptığı müzik tarzının amerikan kültüründeki karşılığı, gerek yaşadığı dönem içinde bulunduğu sınıf itibarı ile aşık veysel ile özdeşleştiririm. Üstelik tıpkı Veysel gibi çocuk yaşta gözlerini kaybetmesine rağmen Allah vergisi bir yetenekle enstürmanında ustalaşmıştır. 12 telli gitar çalar. Hikayesini okuduğumda, yaşadığı durum, yoksulluğu, taşralılığı, bir halk ozanı olması... Veysel tanısaydı onu mutlaka adına bir türkü yakardı, ne güzel dost olurlardı diye düşünmekten kendimi alamıyorum. Aynı okla vurulmuş iki av, aynı savşta yaralanmış iki gazi arasında nasıl doğal bir çekim, bir yakınlık oluşursa nasıl aynı dili konuşursa yürekleri aynı öyle bir hisle sanki Veysel'in bir dostuna rastlamış gibi oldum. Bir sokak sanatçısı olarak yaşamış ve ölmüştür. Elinde gitarı ile amerikayı bir baştan bir başa trenlerde kaçak yolculuk ederek, dolaşmış gittiği her yere müziğini götürmüştür. 1956 yılında atlantic records tarafından tesadüfen bir kayıt alınmışsa da bu kaydın ticari bir karşılığı olmamıştır. hem bu sebepten, hem de yaşadığı dönem teknoloji çok gelişmemiş olduğundan pek fazla kaydı bulunmaz. bu ender mücevherlerden birini şuraya bırakayım: 




 1959 yılında büyük bir şöhreti olmayan bir sokak çalgıcısı olarak sefalet içinde vefat etmiş. Ancak gittiği yerlerde söylediği şarkıların etkisinden yıllarca kurtulamayan insanlar arasında dilden dile dolaşan, anlatıldıkça büyüyen bir efsane olarak yayılmış. ve ancak ölümünden 10-15 yıl sonra hatırı sayılır bir üne ulaşmış. Hakkındaki söylentiler efsaneye dönüşünce yıllar önce atlantic records'un bu abi ile bir kayıt aldığı hatırlanmış ve arşivlerden çıkarılmıştır. Öyle ki Amerikan folk ve Blues müziğinin yaşayan efsanelerinden ve en güçlü kalemlerinden biri ona olan hayranlığını ithaf ettiği bir şarkıyla taçlandırmış. Blues üstadı Willie abi için yazılmış en güzel övgüyü yine bu işin usta kalemine bırakalım.




Kapı kirişine saplanan ok görüldü
"New orleans'tan Kudüs'ün sonuna kadar
tüm bu topraklar lanetlendiği" söylendi.
Bir çok şehidin düştüğü tüm doğu Texas'ı dolaştım
ve ben, Hiç kimsenin Blind Willie Mctell gibi 
blues söyleyemeyeceğini biliyorum.

Baykuşun şarkı söylediğini duydum,
Onlar çadırlarını sökerken.
Çorak ağaçların üzerindeki yıldızlardı
tek dinleycileri...
Karakalemle çizilmiş çingene kızları
onlarla kuş tüyleri gibi kasılarak yürüyebilir
ama kimse blues söyleyemez
Blind Willie Mctell gibi

Büyük sömürge çiftliklerinin yanışını gör
Kamçıların şaklamasını duy
Tatlı manolya kokusu hisset
(ve) kölelik gemilerinin hayaletlerini gör
Onların kabilelerinin çığlıklarını duyabilirim
Cenaze levazımatçısının çanını da
Fakat kimse blues söyleyemez
Blind Willie Mctell gibi

Nehir kenarında bir kadın var
Kavalye gibi giyinmiş genç yakışıklı adamla birlikte.
Elinde kaçak bir viski şişesi tutyor
Otoyolda prangalı mahkumlar...
Onların isyan çığlıklarını duyabilirim
ve ben kimsenin blues söyleyemeyeceğini bilirim
Blind Willie Mctell gibi

Tanrı cenette
ve hepimiz onun sahip olduklarına sahip olmak isteriz
ama sahip olduğumuz tek şeyin
güç, açgözlülük ve yoldan çıkarılabilir bir soy olduğu görüyorum.
St James otelinin pencerisinden dışarıyı seyrederken
ve ben biliyoum; kimsenin blues söyleyemeyeceğini
Blind Willie Mctell gibi

New Orleans'lı Aşık Veysel

1898 doğumlu amerikalı erken dönem blues şarkıcılarından. Ben de Bob Dylan diskografisini didiklerken tesadüfen keşfettim. Hayali bir karakt...